Herkes İçin Peygamber Efendimiz'in Hayatı

54 Ahmed Cevdet Paşa Ekrem (s.a.v.) ile görüşüp sulhu yenilemek istedi. Lâkin bir ce- vap alamadı ve devesine binip gitti. Resûl-i Ekrem ise Ebû Süfyân’ın dönmesinden sonra sıkı sıkı- ya sefer hazırlıklarına başladı. Hazret-i Peygamber: “Allâh’a ve âhirete iman edenler Ramazan-ı şerîfin ilk günle- rinde Medine’ye gelsinler” diye Ramazan-ı şerîfin başında haber gönderdi. Medine-i Münevvere civârında bulunan kabileler de takım takım gelmeye başladı. Resûl-i Ekrem hemen hicretin sekizinci senesi Ramazânında on gün geçtikten sonra on bin İslâm askeriyle Medine-i Münevvere’den çıkıp Mekke-i Mükerreme’ye doğru hareket etti. Hudeybiye senesinde Medine’den hareket eden İslâm ordusu bin beş yüz kişi civârındayken iki sene sonra Mekke üzerine çıka- rılan ordunun on bin kişi olması Hudeybiye sulhunun meyvesidir. Ordu Merru’z-Zahrân vâdîsine vardı. Resûl-i Ekrem gece orada on bin ateş yaktırdı ve teşrîfini öyle bir büyük ateş donan- masıyla Kureyş’e bildirdi. Huzâ’a kabilesi yolları tutmuş oldu- ğundan Kureyş’in İslam ordusundan haberleri olmamıştı. Kureyş reisleri hayret ve telâşa düştüler ve Ebû Süfyân’ın ba- şına toplandılar. O da Merru’z-Zahrân’ın üzerindeki tepeye çıktı. “Bu kadar ateş yakan ordu acaba kim?” diye düşünüp dolaşırlarken İslâm ordusunun süvârî karakoluna esir düştü. Ebü Süfyan ile birlikte esir düşen Hâkim bin Hizâm ile Büdeyl bin Verikâ bilâhare Müslüman oldular. Serbest bırakılan Ebû Süfyân hemen Hakîm bin Hizâm ile birlikte Mekke’ye vardı. Harem-i Şerîf’e gidip Kureyş’e: “Ey insanlar, işte gelen Muhammed’dir. Sizin karşı durama- yacağınız bir kuvvetle geliyor” dedi.