Herkes İçin Peygamber Efendimiz'in Hayatı

44 Ahmed Cevdet Paşa Ebû Süfyân ümitsizlik içinde “Ey topluluk! Burası oturup ka- lacak yer değildir. Kurayzaoğulları ile de aramızda anlaşmazlık çıktı. İşte ben gidiyorum. Siz de göç ediniz” diyordu. Düşmana dehşet vermek üzere gökten bin melek inmişti. Düşman ordusunun etrafında tekbîr sadâları ve kılıç şakırtıları işitiliyordu. Ebû Süfyân devesine binip gitti. Öteki Kureyş kabileleri de onun arkasından hareket etti. Müşrikler geceleyin kalkıp giderken hayli erzak ve diğer eşya- larını bırakmışlardı. Ertesi gün Müslümanlar onları toplayıp or- duya getirdiler. Bundan başka hurma ve zahire yüklü yirmi deve ele geçirdiler. İslâm askeri o develerin çoğunu kesip yediler. Bol bol hurma da yiyip karınlarını doyurdular. Kıtlık gitmiş ve bolluk meydana gelmişti. Resûl-i Ekrem (s.a.v.) ashâb-ı kirâmına hitâben: “Artık nöbet size geldi. Bundan sonra Kureyş müşrikleri sizin üzerinize gelecek değildir” buyurdu. Bu muhârebede müşriklerin dört askeri öldü. Müslümanlar- dan da beş asker şehîd oldu. Kurayzaoğulları Harbi Zilhicce ayına bir hafta kala Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Hen- dek harbinden dönüp silahlarını çıkarmıştı. Derhal Cebrâîl Aleyhisselâm gelip, Kurayzaoğulları üzerine gitmek için Allahü Teala’dan emir getirdi. Resûl-i Ekrem tekrar silahlandı. Bilâl-i Habeşî radıyallâhü anh Hazretleri’ne emir verip: “Allâh’ın emrine itâat edenler ikindi namazını Kurayzao- ğulları topraklarında kılsın!” diye îlân ettirdi ve İslam sancağını Hazret-i Ali’ye verip ileri gönderdi. Kendisi de binip geriden ha- reket buyurdu.

RkJQdWJsaXNoZXIy NTY0MzU=